Önceki Başlık :: Sonraki Başlık |
Yazar |
Mesaj |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
gursoyt
Altın Üye
Kayıt: Oct 29, 2008
Mesajlar: 823
Nereden: Ankara
|
Tarih: 11 Haziran 2009, Perşembe 10:53:03 Mesaj Konusu: Re: egitim pazarı |
|
Eğitim ve pazar kelimeleri yanyana kullanıldığında, eğitimin ticaretini çağrıştırıyor. Ne yazık ki 1980 sonrası dönemde, hızla gelişen, yeni bir durum söz konusuydu. Çoğu öğretmen, "Madem ki gelirimiz az, öyleyse benden de fazla birşey beklemeyin" tarzını benimsemeye, pıtırak gibi dershaneler açılmaya, öğretmenler de gelirlerini artırabilmek için buralarda ders vermeye başladı. Üniversiteye giriş, artık dershanelerde öğrencinin beynine neredeyse sıkıştırılan bilgilere dayanıyordu. Yaratıcı zekanın ölçülmesi ve değerlendirilmesine çok fazla önem verilmiyor, üniversiteye yüksek puanlarla giren öğrenciler, ciddi sıkıntılar çekiyorlardı. En önemlisi, Milli Eğitim Bakanlığı olarak adlandırılan bakanlık, uygulamada Milli Öğretim Bakanlığı haline geliyordu. Ülkenin en yüksek bütçesini haiz bu bakanlık, öğrencilere bedava kitap bastırabildiği halde, yakıt, boya, tadilat, temizlik, müstahdem ve genel giderleri, okullarda toplanacak bağışlara havale etmişti. Özel okullarda okumak artık sınıf farkının, göstergesi olmaya başlamıştı. "Ne kadar para, o kadar öğretim[b]" bir gelişim felsefesi halini almaya başlamıştı.
Acaba, bunun sonucu olarak, akademik seviyede, ülkemizin durumu, dünya ölçütlerinde yükseliyor muydu? Buna maalesef, kocaman bir [b]hayır demek zorundayız, hem üniversitelerde uluslararası yayınlarda yüksek oranda bir düşüş, hem de orta öğretim seviyesinde müthiş bir gerileme söz konusuydu.
Daha da kötüsü, "Eğitim"'in olmadığı bir öğretim sisteminde, artık terbiyeye çok da fazla önem verilmiyordu. Aileler ise, madem ki para veriyorum, benim çocuğuma, özel ihtimam göstereceksiniz şeklindeki yaklaşımıyla, öğrenci davranışlarında herhangi bir eleştiriye izin vermiyordu. Sanıyorum kötü sonuçlarını güncel olaylarda, gazetelerin 3. sayfalarında, televizyon haberlerinde, sıkça görmekteyiz.
Tek yozlaşma eğitim ve öğretim konusunda mıdır acaba? Buna da cevabımız hayır olacaktır, hiçbir sosyal konu diğerinden keskin sınırlarla ayrılamaz. Sanırım düşünce ve davranışlarımızda topyekün bir değişikliğe ihtiyacımız vardır. "Benden başka herkes hatalıdır", tarzı düşünceden vazgeçebilmeli, öz eleştirimizi yapabilmeli, ondan sonra güvenli bir gelecek için çalışmaya başlayabilmelidir. |
Tuğrul GÜRSOY |
|
|
|
|
|
|
|
|
gursoyt
Altın Üye
Kayıt: Oct 29, 2008
Mesajlar: 823
Nereden: Ankara
|
Tarih: 11 Haziran 2009, Perşembe 17:54:11 Mesaj Konusu: Re: egitim pazarı |
|
Evet, eğitime çok önem veriyorum, bunun iki nedeni var. Birincisi, eşim bir eğitimci, ikinci neden ise bir şekilde benim de eğitime bulaşmış olmam. Üniversitede yarı zamanlı da olsa derslere giriyor, orta öğretimden gelen öğrencilerin, genel durumunu gözleyebiliyorum. Verdiğim bilgilerin çoğu, ilk elden, kendi gözlemlerimdir. Öğrenciler, her ne kadar çok şey biliyormuş gibi görünseler de, kavramsal olarak bilgilerinde ciddi oranda bir düşüş var; maalesef, yorumlama yetenekleri de oldukça kısıtlı. Daha da vahimi, genel olarak öğrencilerin, ufuklarında bir daralma söz konusu. Eskileri hatırlayalım, herkes ya doktor olmak isterdi, ya mühendis ya da yüksek puan gerektiren bir yer kazanmayı amaçlardı. Şimdilerde sorduğunuzda, aldığınız yanıtlar daha mütevazı bölümler olmakta. Yasak savmak gibi okumak, çalışmadan para kazanmayı hesaplamaktalar.
Pıtırak gibi heryerden fırlayan üniversitelerle, gereğinden fazla üniversite mezunu üretilmeye başlandı. Sonucunda maalesef, yüksek öğretim kurumlarının çoğunun kalitesi düştü. Nedeni de oldukça basit, sınırlı sayıdaki öğretim üyesi, sayıca artan üniversitelerce paylaşıldı. Dolayısıyla, kalite daha fazla parçaya bölündü. Yüksek öğretim, lise sonrası kolej havasına sokuldu. Bu yüzden, bir sürü yüksek okul mezunu insan olmasına rağmen, mezun olanların bilgi ve kapasiteleri yeterli olmadığından, çalışacak yer bulmakta sıkıntı çekmeye başladılar. Teknik okulların yetersiz olması nedeniyle de, üniversite mezunları, teknik okul mezunları yerine çalışmaya başladı. Bunun sonucunda, tabiidir ki, her iki alanda da verim düştü.
2009'dan 1980'i çıkardığımızda yaklaşık 30 yıllık bir dilimde bu hale geldiğimiz söylenebilir. Eğitimde kalite doğrusal artmaz. Çok emek verirsiniz, aldığınız ürün emeğe göre daha azdır. Bu 30 senelik kaybımızın telafisi korkarım ki çok zaman alacak. Sistematik biçimde kötüye gidiş yadsınamaz seviyelere geldi.
Unutmayalım ki, herşey ekonomik iyilik olsun diye başlatıldı, şu an kim söyleyebilir ki; özel sektör olsun, devlet sektörü olsun, öğretmen gelirleri yükseldi, öğrenciler daha ucuza daha kaliteli öğretim alıyorlar?
Eğitimin esamesinin okunmadığı da cabası.
Çözüm yollarını belki konuşabiliriz.
Saygılarımla. |
Tuğrul GÜRSOY |
|
|
|
|
Tüm kadın aksesuar fırsatları için tıklayın !
|
|
|
Bu forumda yeni konular açamazsınız Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız
|
We request you retain the full copyright notice below including the link to www.phpbb.com.
This not only gives respect to the large amount of time given freely by the developers
but also helps build interest, traffic and use of phpBB 2.0. If you cannot (for good
reason) retain the full copyright we request you at least leave in place the
Powered by phpBB line, with phpBB linked to www.phpbb.com. If you refuse
to include even this then support on our forums may be affected.
The phpBB Group : 2002
// -->
Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB Group
|