Anasayfa | Fotograf Albümü |Forumumuz |Downloads | Hesabınız | Ziyaretçi Defteri|İletişim| Radyo
Site Menüsü
 Ana Menü
okkucuk.gif Anasayfa
 Forumumuz
 Downloads
 Köşe_Yazıları
 Üye Listesi
 Anketler
 Ziyaretçi DefteriYeni!
 Üye Menüsü
 Hesabınız
 Günlüğünüz
 Haber Ekle
Eski Konular
12.08.2015
· DÜĞÜNE DAVET
29.04.2015
· BAHARLA GELEN MÜJDE
19.04.2015
· Telefon rehberi
21.01.2015
· ÇIĞ ŞEHİTLERİ ANMA PROGRAMI
19.11.2014
· RASİM AĞAMIZI KAYBETTİK
31.07.2014
· Oymalitepe Zeki Abisini kaybetti
24.06.2014
· Muammer Arslan kaza geçirdi
04.05.2014
· Acı kaybımız
12.04.2014
· VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
11.04.2014
· TURİZM HAFTASI SERGİLERİ ( Rize,Trabzon, Giresun,Ordu)
04.04.2014
· Aci kaybımız
28.03.2014
· Vefat ve başsağlığı
21.03.2014
· Oymalitepede feci kaza
06.03.2014
· 9. SERGiSi GELiYOR
02.03.2014
· BRHD (Birleşmiş Ressamlar ve Heykeltraşlar Derneği) 44. Yıl Sergisi
25.02.2014
· Ağrı Dağı Tırmanışı 5137 mt
18.02.2014
· "Her Yönüyle Trabzon Etkinlikleri 8" Başlıyor
19.08.2013
· Yomra"da Şiddetli Yağış can aldı
15.07.2013
· Vefat ve başsaglığı
07.07.2013
· Camiboğazinda KURT DEHŞETİ
13.04.2013
· KISSADAN HİSSELER
12.04.2013
· KARADENİZ'İN RENKLERİ KARMA RESİM HEYKEL SERGİSİ
19.03.2013
· BİRLEŞMİŞ RESSAMLAR VE HEYKELTRAŞLAR DERNEĞİ(BRHD) 43.YIL SERGİSİ
21.02.2013
· HER YÖNÜYLE TRABZON ETKİNLİKLERİ
14.02.2013
· Yasemin Aktas Yürüyüşü
09.02.2013
· YOLU TRABZON'DAN GEÇEN SANATÇILAR SERGiSi
23.01.2013
· Duyuru
09.01.2013
· Oymalitepe kara teslim oldu
06.01.2013
· Oymalıtepespor için el ele duyarsız kalma.!
01.12.2012
· 38.TRABZON SANATÇILARI GELENEKSEL PLASTİK SANATLAR SERGİSİ

Eski Haberler
Hasan Beşer'in Kaleminden Ahmet ÖZAKYÜZ
mozcan bildirdi: "
BİR YILDIZ KAYDI

            Çocukluğumuzda berrak yaz gecelerinde masmavi gökyüzünü seyrederken yıldızların kaydığına, kısa bir süre sonra da kaybolduğuna şahit olurduk. Bu harikulade tabiat olayını büyüklerimiz, “Herkesin gökyüzünde bir yıldızı vardır; eğer yıldız kayıp yok oluyorsa biliniz ki o kişi ölmüştür!” diye açıklarlardı. Biz de her kayan yıldızın arkasından bakakalır ve “Yine bir kişi öldü!” diye hüzünlenirdik.

            28 Şubat 2008 Perşembe günü bu dünyadan parlak mı parlak bir yıldız kaydı: Ahmet ÖZAKYÜZ…

            Ahmet’in arkasından yazmanın benim için ne kadar zor olduğunu bu yazıyı okuyanlar anlayamaz! O benim çocukluk arkadaşım, “kadim dost”umdu.


            Çocukluğumuzun en güzel günleri Gümüşhane’nin Yağlıdere Köyü’ne bağlı Evlice yaylasında Ahmet’le birlikte dağlarda inek bekleyerek geçti. Çocuktuk ama çobandık! Bize emanet edilen inekleri doyurmak, eksiksiz olarak akşam “yurda” getirmek görevimizdi. Yaylamıza “yurt” derdik. Bu, eski Türk geleneğinden kalma bir adlandırma olsa gerek…

            Sabah sağılan inekleri sürer, yaylıma çıkarırdık. İneklerimiz yaylımda yayılır karınlarını doyururlardı. Hayvanlar uçsuz bucaksız yaylımda çobana ihtiyaç duymadan dolaşır, büyük bir kısmı akşam kendiliğinden yurda dönerdi. Biz, her ihtimale karşı her gün inekleri toplamak için öğleden sonra dağlara çıkardık. 

                Ahmet’in kelifi yurdun en alt kısmındaydı. Kelif dediğimiz, derme çatma bir kulübe… Eline kuşburnu değneğini alır ve keliften çıkardı. Eğer ben dışarıda değilsem bir ıslık çalar ve gitmemiz gerektiğini haber verirdi. Sonra serin rüzgârlarla dağlarda adeta uçarcasına koşar, ineklerimizi bulana kadar dolaşırdık. İnekleri bulunca rahatlar ve değişik oyunlar oynamaya başlardık. En çok çelik çomak oynar, dönüş vakti gelince ineklerimizi alır yorgun argın yurda dönerdik.

                Bazı zamanlar gün boyu çoban gitmemiz gerekirdi. Sabah azıklarımızı alır yola koyulurduk. Dağların hür havasını teneffüs eder, acıkırdık. Buz gibi bir pınar bulur, çantalarımızdan azıklarımızı çıkarır afiyetle yerdik. Her şeyimizi paylaşırdık: Azığımızı, sevincimizi, hüznümüzü, sırlarımızı…

            Ahmet benden birkaç yaş büyüktü. Trabzon’da amcasının yanında ortaokula başladı. Başarlı bir öğrenciydi. Ticaret lisesini bitirdikten sonra –eğer yanlış bilmiyorsam- Adana İTİA’ya kaydoldu. Fakruzaruret içinde öğrenimine devam etti. Üniversite hayatı, eski sıklıkla bir arada olmamızı da engelledi. Ahmet, yaz tatillerinde kısa süreliğine köye geliyor, fındıktan sonra Adana’ya dönüyordu.

            Okul bitince Adanalı olan eşiyle evlendi. Mutlu bir evliliği vardı. Bir kızı ve oğlu oldu. Çocuklarından söz açılınca gözlerinin içi güler, çocuklarına ne kadar düşkün olduğunu belli ederdi.

            Ticarete atıldı. Adresi CAMGÖZ TİCARET’ti. Sonra kayınbiraderinden ayrılıp POLEN’i kurdu. Cesurdu. Ticareti seviyordu. İşleri de oldukça iyiydi.

            Yeğenlerini yanına aldı. Onlara kol kanat gerdi. İş ve aş verdi.

            Ahmet’le uzun telefon görüşmelerimiz olurdu. Birbirimizin sesini duyarak hasret giderirdik. Hal hatırdan sonra hep “Köyümüz için ne yapabiliriz” i konuşurduk. Her seferinde yeni bir projeyi büyük bir coşkuyla anlatır, bizlerin de kendisine destek olmamızı isterdi.

            Ahmet alçak gönüllüydü. Para, mal mülk onu şımartmamıştı. Beldemize her gelişinde akrabalarını, arkadaşlarını, yaşlıları ziyaret eder; bundan da büyük keyif aldığını söylerdi.

            İki yıl önce Ağustos ayında okulda çalışırken telefonum çaldı. Arayan Ahmet’ti.

            -Kadim dostum, sesin çok yakındaymışsın gibi geliyor! Dedim.

            -Dışarı çık, görüşelim dedi.

            Koşar adım bahçeye çıktım. Ahmet her zamanki güler yüzüyle karşımdaydı. Birbirimize sarıldık. Birkaç dakika öylece kaldık. Sanki Mevlânâ ile Şems bir araya gelmiş, dünya durmuştu. Bizim bu hâlimizi arabanın içinden seyreden eşi hanımefendi de bu manzara karşısında etkilenmiş olacak ki arabadan indi; bize doğru yürümeye başladı.

            Eşiyle ilk defa orada tanıştık. Kendilerini içeri davet ettim. Uçağa yetişmek için aceleleri olduğunu söyleyip vedalaştılar. Giderken bunu saymadığımı, yine beklediğimi söyledim.

            -En kısa zamanda kadim dostum! Diye cevap verdi. Yüzündeki gülücüklerle uzaklaşıp gitti.

            Uzun zamandan beri göremediğim bir dostumu görmenin hazzını yaşarken görüşmemizin bu kadar kısa olması beni üzdü. Ama herkesin işi gücü vardı. Hayat şartları bize fazlaca seçenek bırakmamıştı.

            Gerek telefonla, gerekse msn üzerinden görüşmelerimiz sürüp gitti.

            Bir gün hepimizi heyecanlandıran bir müjdeyle karşımıza çıktı: Oymalıtepe’ye bir lise yaptıracağım diyordu. Ve bizden destek bekliyordu.

            Kendisine her türlü yardımı yapacağımızı, elimizi taşın altına koyacağımızı ifade ettik. Böyle önemli bir projenin hayata geçmesi için çırpınıyordu. Bir sohbetimizde kendisine:

            -Ahmetçiğim, hevesini kırmayayım ama bu proje gerçekleşmeyebilir! Dedim. Gerekçe olarak da Özdil’deki ÇPL’nin bölgenin ihtiyacına cevap verdiğini, yeni bir lise için Bakanlığın izin vermeyebileceğini söyledim. O, oldukça kararlıydı:

            -Ne olursa olsun; bu liseyi yaptıracağız! Diyordu.

             Bu konuda ona destek olmamız gerekiyordu. Konuyla alakalı bir yazı yazdım. Başlığı “Beldemizden Bir Alperen: Ahmet ÖZAKYÜZ” idi.

            Yazı büyük ilgi gördü. Ahmet’in bu büyük girişimine beldemizden olağanüstü destek geldi. Herkes OYMALITEPE AHMAT ÖZAKYÜZ LİSESİ’nin nerede yapılacağını, nerede yapılırsa uygun olacağını konuşmaya başladı.

            O yazı şöyle bitiyordu:

            “Onun için beldemizden bir alperen dedik; doğrudur. Bir taraftan ekonomik kalkınma savaşına katılmış, birçok insana aş ve iş vermiştir. Devlete katma değer sağlamış, ödediği vergilerle ülke kalkınmasına katkıda bulunmuştur.

            Bugün artık bambaşka bir projeyle beldemizin eğitimine katkıda bulunmak istiyor: Doğup büyüdüğü yere, Beldemize bir lise armağan etmek istiyor.

            Bu ne asil davranış, destek olunması gereken bir projedir.
 
            Beldemizde açılacak olan bir lise, daha çok gencimizin üniversite kapısını aralamasına sebep olacak, bilgi toplumu olma yönündeki çabalarımız artarak devam edecektir.

            Şimdi hepimize bir görev düşüyor: Bu büyük projeyi hayata geçirmek için var gücümüzle çalışmak!
            Beldemizin genç ve dinamik Belediye başkanı, bu konuya odaklanmış, bütün imkânları seferber etmiştir.
            Biz de elimizden gelen neyse onu yapmak zorundayız.
            Hem Ahmet Beye, hem de Başkanımıza gerekli desteği vereceğiz.
            Bu asil davranışından dolayı kadim dostumu huzurlarınızda tebrik etmek istiyorum.
            O, ”ben Oymalıtepeli’yim” demekle kalmıyor, Beldesi için dev bir projeye imza atıyor.
            Onu ne kadar, alkışlasak, ne kadar takdir etsek azdır.”
            Yazı “Allah ömrünü uzun, kazancını bol etsin.”

Cümlesiyle bitiyordu. Olmadı… 

                Son dönemlerde işlerinin –mevzuattan kaynaklanan sebeplerle- iyi gitmediğini biliyordum. Ama içimden hep “Ahmet bunları aşar!” diyordum. Aşacağından da emindim.

                Çalışma masama oturup bilgisayarımı açtığımda ilk olarak msn’deki aktif kişilere bakarım. Pek çoğuyla selamlaşır, iyi dileklerle vedalaşırız. Herkes gündelik işlerini yapar. Fırsat buldukça uzun uzun dertleşiriz.

Ahmet’le de bazen uzun uzun dertleşirdik

                Son zamanlarda msn’si açık değildi. Muhtemelen yurt dışına çıkmıştır diyordum. Yaklaşık bir aydır konuşmamıştık. Ara sıra merak etmiyor da değildim. Birkaç kez telefonla aramayı düşündümse de yurt dışı ihtimalinden dolayı vazgeçtim. Zaten söyleyeceğim çok önemli bir şey yoktu. Sadece hal hatır soracaktım.

            28 Şubat 2008 Perşembe günü işe gitmek üzere evden çıktım. Saat 07.35 civarında babam aradı. Komşumuz Ragıp KELEŞ’in vefat ettiğini söyledi. Ragıp abi uzun zamandan beri amansız bir hastalığın pençesinde kıvranıyordu. Bazen ölüm de rahmettir derler. Ölümü bekleniyordu. Cenazesi aynı gün kalkacaktı. Kendisine rahmet diledik. Arabada giderken, cenazeye Ahmet’in de geleceğini, bu vesileyle kendisiyle görüşebileceğimi düşünüyordum.

            Okula gittim. Bilgisayarımı açtım. Birkaç arkadaşımla Ragıp ağabeyin vefatını paylaştım. Sonra gündelik işlerimi yapmaya başladım.

            Saat 09.30 gibi Gebze’den Muammer ÖZCAN telefonla aradı. Telefonda Muammer’in ismini görünce ürperdim. Çünkü az önce kendisiyle msn’den konuşmuştum. Önemli bir şey olmasa aramazdı.

            Muammer’in sesi titriyordu.

                -Hoca, Ahmet ÖZAKYÜZ öldü! Dedi.

            -Hangisi? Dedim. Çünkü benim tanıdığım üç Ahmet ÖZAKYÜZ vardı.

            -Adana’daki… Diye cevap verdi.

            Dizlerimin bağı çözüldü, dilim tutuldu. Birkaç kez derin nefes aldıktan sonra ne olduğunu söyledi. Adeta dondum kaldım. Her şey aklıma gelirdi de Ahmet’in böyle bir sonla aramızdan ayrılması hiç aklıma gelmezdi.

            Kafam zonklamaya, vücudum sendelemeye başladı. Koltuğa yığıldım. Arkadaşlarım kolonya döküp beni teselli etmeye çalıştılar. Uzun zaman kendime gelemedim.

            Kendimi toparlayınca birkaç kişiye telefon ettim. Maalesef haber doğruydu. O anda dudaklarımdan gayrı ihtiyari Yunus’un şu mısraları döküldü:

            Bir tek şeye yanar içim, göynür özüm;
            Genç yaşında ölenlere… Gök ekini biçmiş gibi…

            Gök ekin, henüz sararmamış yeşil ekin manasındadır. Gökyüzünün derinlikleri gibi yeşildir.

            Ahmet de gençti. Kendisinden çok şey bekliyorduk. Ona belki biraz haksızlık ediyorduk, belki ondan çok şey bekliyorduk ama bu beklentileri oluşturan oydu!

            Yılmaz bir savaşçıydı. Savaşmak onun karakteriydi. Ama mücadele ederken hiç kimseyi kırmaz, dökmezdi. Hep güler yüzlüydü, hep sevecendi.

            Msn’sinde hilâl içinde resmini görünce:

            -Ahmetçiğim, şu duruşunla artık meclise yakışırsın. Seni Allah izin ederse önümüzdeki dönem TBMM’nde görmek istiyoruz. Dedim.

            Ahmet, içini çekip “Nasip Hasancığım, nasip!” diye cevap verdi.

            Atalarımız “Nasipsiz lokma yenmez!” demiş. Demek ki nasip değilmiş.

            Yaz ortası beni aradı. “Hasancığım hayatımı yazıyorum!” dedi. “Bitince kitabı yayına sen hazırlayacaksın!” diye devam etti.

            -Seve seve Ahmedim! Adını KELİFTEN İMPARATORLUĞA koyarız dedim. Güldü.

            -Neden olmasın? Diye devam etti.

            Kitaba başladı mı, ne kadar yazdı bilemiyorum. Eğer hatıralarına ulaşabilirsek onları düzenleyip yayınlamak bizim görevimizdir. Ahmet ÖZAKYÜZ adını yaşatmak için bunu yapmalıyız. Eşi hanımefendiye ulaşıp bu konuyu takip edeceğim.

            Ahmet güzel insandı. Ansızın Gök ekini biçmiş gibi… Aramızdan ayrılıp gitti.

            Mekânı cennet olsun; Yüce bağışlayıcı taksiratını affetsin.
                                                                   Hasan BEŞER

                                                                   beserhasan@hotmail"
Tarih: 21.03.2008 Saat: 10:58 Gönderen: kuzeyinoglu
 
İlgili Bağlantılar
· Daha fazla
· Haber gönderen kuzeyinoglu


En çok okunan haber: :
Türkiye'nin En Genç Profesör Dr.'larından biri OYMALITEPE'den

Haber Puanlama
Ortalama Puan: 4.7
Toplam Oy: 10


Lütfen bu haberi puanlamak için bir saniyenizi ayırın:

Mükemmel
Çok İyi
İyi
İdare Eder
Kötü

Seçenekler

 Yazdırılabilir Sayfa Yazdırılabilir Sayfa

İlgili Konular


"Hasan Beşer'in Kaleminden Ahmet ÖZAKYÜZ" | Hesap Aç/Yarat | 11 yorum | Tartışma Ara
Yorumlar yazarlarına aittir. İçeriklerinden biz sorumlu tutulamayız.

Anonim kullanıcı yorum yazamaz, lütfen kayıt olun

Re: Hasan Beşer'in Kaleminden Ahmet ÖZAKYÜZ (Puan: 1)
Gönderen: mozcan Tarih: 21.03.2008 Saat: 12:38
(Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder)
Bu yazı ahmet'in onu tanıyanlarca ne kadar sevildiğini bir kez daha hatırlamama vesile oldu. Ölümlerin ardından böyle duygu dolu bir başka yazı hatırlayamadım. Bundan ötürü hatıra ve duygu dolu yazısını  bizlerle paylaşan sayın hasan hocanın gözü ve eline  sağlık. Ayrıca yazıyı siteye alarak ahmet'in tüm sevenlerinin okumasına sunmuş bulunanlara da bu duyarlılıklarından ötürü en derin saygı ve kocaman teşekkürlerimizi sunarız.

Muammer Özcan/İzmit (21/03/2008)



Re: Hasan Beşer'in Kaleminden Ahmet ÖZAKYÜZ (Puan: 1)
Gönderen: sozakyuz Tarih: 22.03.2008 Saat: 00:38
(Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder)
Hasan Beşer Hocam 
Yazdıklarınız için teşekkür ederim.Sevdiğim,güzel insan için yazıklarınızı,hem hüzün,hem buruk bir sevinç,hemde
ağlayarak defalarca okudum.
Dostluğunuzu  ve yaşadığınız güzellikleri anlattığınız sevdiğim insanla tam 30 yıl yaşadım.Mutlu gçen tam30 yıl.
Sevgili eşim,o küçücük yüreğine o kadar çok insanın sevgisini sığdırmıştı ki.
Ben çok şanslıydım.Yüreği sevgi dolu insanla tam 30 yıl yaşadım.Mutlu geçen tam 30 yıl.
Her güzel olan şey gibi oda bitti.Ama geriye 2 tane çok değerli miras bıraktı,Bedrettin ve Esra.
Birde çok değerli dostlar ve dostluklar.Bana bıraktığı bu miraslara yaşadığım sürece sahip olacağım.Sevgili eşim benim için çok değerliydi,ondan bana miras kalan dostlarda dostluklarda  çok değerli.
Yüce RABBİM,kabrini nur mekanını cennet etsin.Dualarım ve dualarınız AHMET ÖZAKYÜZ'le olsun.

        



Re: Hasan Beşer'in Kaleminden Ahmet ÖZAKYÜZ (Puan: 1)
Gönderen: ZaKDaRiZa Tarih: 22.03.2008 Saat: 21:44
(Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder)
Sayin Hasan hocan yorumuma sislere teşekkürlerimi sunarak başlamak istiyorum. Beldemizin kayan bir yidizini ancak diger yıldizlar yaşatabilir ve yazabilir cok cok teşekkürler.
  Ahmet Özakyüz benim altıncı kardeşım gibiydi. Bu bir çok kişiyede böyleydi. Herkese bir kardeş sevgisi aşılamişti. uzun zaman irtibatımız kesilmişti. radyoyu kurdugunda aradıgım 3 kişiden biriydi. O günden sonra hep beraber olduk bir sevgi yumagı olusturduk. O küçükle küçük büyükle büyük sevgi dolu bir insandı onu ben anlatamam. O çok erken aramızdan ayrıldı kalbı o kadar sevgi doluyduki onu sanırım oymalıtepe fm ve oymalıtepe net te yazılanlardan sölenenlerden anlıyoruz. Bu sevgi ile O her zaman aramızda yaşıyacak. Saadet ablamızın, kızı Esra nın ve oglu bedrettın ın acılarını yürekten paylaşıyoruz. rabbım sabırlar versın hepimize çok büyük bir değerimizi sevgimizi çınarımızı kaybettık rabbim mekanini cennet eylesin. Amin





Re: Hasan Beşer'in Kaleminden Ahmet ÖZAKYÜZ (Puan: 1)
Gönderen: hafakan Tarih: 10.05.2008 Saat: 14:33
(Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder)
"BİR YİĞİT GÖNDERDİK DÜNYADAN SANA
ALDA TOPRAK BİRAZ DEĞERİN ARTSIN
ALLAHIN DOSTUNA DOSTCA DAVRANDA
MİSAFİRİN BAĞRINDA RAHATCA YATSIN"....


HASAN ABİCİM YAZIYI OKUYUNCA HAFIZAM BANA BU ŞİİRİ HATIRLATTI
   RAHMETLİ AHMET ABİ BENİMDE BABA DOSTUMDU TANIŞIP KONUŞMAK İKİ KEZ NASİP OLMUŞTU.KONUŞUP SOHBET ETMEKTEN ÇOK HAZ ALMIŞTIM BİRDAHADA NASİP OLMADI.
    YAZINDAN DOLAYI TEBRİK EDİYOR AHMET ABİYEDE ALLAHTAN GANİ GANİ RAHMET DİLİYORUM....
                       MEHMET BEŞER İZMİT MAŞUKİYE 



Re: Hasan Beşer'in Kaleminden Ahmet ÖZAKYÜZ (Puan: 1)
Gönderen: antoniosoares3 Tarih: 11.09.2015 Saat: 07:46
(Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder)
Collecting race Replica Watches uk cars dating from the 1920s until 1985, the Grand Prix de Monaco Historique Rolex Replica is by nature a pluralistic competition, making live deeply different machines. They embody all the mechanical hublot big bang replica excellence of their time and are taken in real conditions, by passionate pilots. Sponsor and official timekeeper of the race since 2002, Chopard is also involved for emotional reasons. Karl-Friedrich Scheufele, co-president of the House, is an ardent fan of old automobiles. 



Coach Outlet Online (Puan: 1)
Gönderen: django Tarih: 24.09.2013 Saat: 11:07
(Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder)
With the variety of sources,Coach Outlet Onlinesurveys, handouts, fieldnotes and verbal discourse between the MasterCoach Outletand the students, their actions and their testimonies, the within process triangulationCoach Factory Outletor as I would call it, embedded triangulation would insure theCoach Outlet Onlinevalidity of this study. It is also important to mention that the useCoach Factory Outletof participants had a dual function: mainly to collect data,Coach Outlet Store Onlinebut ultimately to create a focal point for the researcherCoach Outlet Store Onlineas a synthesis to the data being examined.All audiotapesCoach Factory Onlineand field notes were transcribed using microethnographicCoach Outletprocedures as recommended by Ochs (1979) and by Bogdan and Biklen (1998). TheseCoach Outlettranscripts were recorded using pseudonyms for all participants. The focus was on theCoach Handbags Outlettype of instruction the Master gave and the type of response theCoach Factory Outletstudents were expected to produce.Analyzing data yielded anCoach Outletethnographic approach to coding and interpreting. Content analysis was also appliedCoach Outletto find categories and patterns in the verbal as well as the nonverbal discourseCoach Outlet Onlineof the Master and the instruction given. Responses from the parents'Coach Factory Outletsurveys were also used to prepare conceptual categories related to theCoach Outletbenefits of Taekwondo and the way they are introduced in this particularMichael Kors Outletdiscipline. Documents related to activities in the martial artsMichael Kors Outlet Storeschool were aids in bringing focus to the importantMichael Kors Outlet Onlineaspects of this discipline and the basis of itsMichael Kors Outletphilosophy. The purpose of such analysis would also ensure theMichael Kors Outletdevelopment of categories of recurrent behaviors and hopefullyChanel Outletgenerate patterns relevant to the research.From a convenience sampling, the dataChanel Outletshifted to an intensity sampling where all the elements in the environmentChanel Outletcontributed to items supportive of the research.



Re: Hasan Beşer'in Kaleminden Ahmet ÖZAKYÜZ (Puan: 1)
Gönderen: anthonyfiddy2 Tarih: 17.06.2014 Saat: 13:24
(Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder)
While Blancpain celebrates Replica Watches uk this year the sixty years of the Fifty Fathoms, one of the most iconic of diver's watches, Replica Rolex uk the manufacture in le Brassus presented on the occasion of the fair of Basel 2013, a beautiful Breitling replica watches Duet of timepieces for Mr and Mrs. Two watches with the design is inspired by the vintage pieces, which should delight lovers of models from the legends of watchmaking.



Re: Hasan Beşer'in Kaleminden Ahmet ÖZAKYÜZ (Puan: 1)
Gönderen: django Tarih: 28.09.2014 Saat: 16:27
(Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder)
Coach Outlet OnlineCoach OutletCoach Factory OutletCoach Outlet OnlineCoach Factory OutletCoach Outlet Store OnlineCoach Outlet Store OnlineCoach Factory OutletCoach OutletCoach Handbags OutletCoach OutletCoach OutletChanel HandbagsLouis VuittonLouis Vuitton OutletGucci BeltsGucci BeltLouis Vuitton OutletOakley Sunglasses OutletLouis Vuitton OutletOakley Sunglasses OutletOakley SunglassesOakley SunglassesLouis Vuitton OutletLouis Vuitton OutletLouis Vuitton OutletLouis Vuitton HandbagsLouis Vuitton Outlet OnlineLouis Vuitton HandbagsLouis VuittonLouis Vuitton HandbagsLouis Vuitton Outlet OnlineChanel OutletChanel OutletChanel OutletChanelOakley SunglassesOakley Sunglasses OutletOakley SunglassesOakley SunglassesOakley Sunglasses OutletOakley Sunglasses OutletRay BanRay Ban SunglassesRay Ban Sunglasses OutletCoach OutletCoach Outlet OnlineCoach OutletCoach Factory OutletCoach Factory OutletCoach Outlet StoreCoach Outlet Store OnlineCoach OutletCoach Factory OnlineCoach Factory OutletCoach Factory OutletCoach OutletCoach Outlet Store OnlineChanel Outlet Online
Bu yorumun devamını oku...



Re: chwilowki sms bez bik (Puan: 1)
Gönderen: chanyuan Tarih: 31.03.2017 Saat: 10:50
(Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder)
20170331 leilei3915michael kors outletair jordan shoesadidas yeezycheap ray ban sunglassescoach factory outletmichael kors handbagscoach factory outletcoach factory outletadidas nmdmichael kors outlet clearancecoach factory outletcoach outletcoach outletmichael kors outletmbt shoeskate spade handbagscoach factory outletkate spade outlet storechristian louboutin shoesnike shoescheap jordanscoach outlet onlinetrue religion outletkate spade outletmichael kors outletmichael kors outletmcm outletadidas yeezy shoeskate spade outlet storenike outletpolo outletadidas outletfitflops sale clearancenike shoes for menfitflops sale clearanceyeezy boostpolo outletnike shoes outletcoach factory outletasics running shoescoach outletprada outletray ban sunglasseschristian louboutinnfl jerseysoakley sunglassesBu yorumun devamını oku...



chenjinyan (Puan: 1)
Gönderen: xiaojun Tarih: 31.08.2017 Saat: 04:24
(Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder)
the north face outletadidas outletugg boots 70% offadidas yeezymichael kors handbagsmont blanc pensmichael kors outletcheap jordanscoach canadasupreme clothingchristian louboutin shoespandora jewelryray ban zonnebril damestory burchugg boots on sale 70% offcoach factory outletuggs clearancebirkenstock sandalscoach outletmichael kors outlet clearancemoncler outletcoach outletmlb jerseysnike runningmichael kors handbags ukhermes handbagsd&g sunglassescanada goosetrue religion jeansnfl jerseysoakley vaultralph lauren t shirtugg outletmontblanc penspolo ralph laurenmichael kors handbagsmichael kors onlineburberry outlet onlineoakley sunglassesnike outletcheap snapbacksmichael kors outletmont blanc pensuggs outletlouis vuitton outletkate spade outletferragamo beltsoakley sunglassesrolex submariner dateBu yorumun devamını oku...



Re: Hasan Beşer'in Kaleminden Ahmet ÖZAKYÜZ (Puan: 1)
Gönderen: myy Tarih: 14.10.2017 Saat: 11:04
(Kullanıcı Bilgisi | Mesaj Gönder)
MYY enlightenment.I vikings jerseys never mbt shoes outlet see beats by dre a nba jerseys trace michael kors of lyricism jerseys from china in tommy hilfiger outlet stores the jerseys from china lonely ralph lauren Tokgo, ferragamo shoes I hollisterco caught red bottom shoes a the north face bunch barbour factory of long champ sunshine air jordan shoes reinvent nike outlet yourself.Huge louboutin shoes world, baseball jerseys but nike air max thea also free running no rolex watch promise juicy couture handbags I nike air max 90 will thomas sabo uk not the north face outlet help michael kors outlet online sale wandering. ralph lauren In michael kors outlet online fact, detroit pistons loneliness ravens jerseys is the north face a air max 2015 smooth broncos jerseys course to hollister kids enjoy.It coach outlet online seems michael kors outlet online to coach factory outlet open rayban the chargers jerseys door chiefs jerseys of jets jerseys this roshe run open, rolex watches for sale free adidas to washington wizards jersey blossom, Bu yorumun devamını oku...


Copyright © 2008 Oymalitepe.Net & Site Kurulumu-Düzenleme: L@ZKaN - kuzeyinoglu - ^^KaRaYeL^^