Anasayfa | Fotograf Albümü |Forumumuz |Downloads | Hesabınız | Ziyaretçi Defteri|İletişim| Radyo

Oymalitepe.Net :: Başlığı Görüntüle - MANASTIRLARI İLE TRABZON
 SSSSSS   AramaArama   Kullanıcı GruplarıKullanıcı Grupları   ProfilProfil   Özel mesajlarınızı kontrol etmek için login olunÖzel mesajlarınızı kontrol etmek için login olun   GirişGiriş 

MANASTIRLARI İLE TRABZON

 
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Oymalitepe.Net Forum Ana Sayfası -> Kültür - Sanat Forumu Kültür - Sanat Forumu
Önceki Başlık :: Sonraki Başlık  
Yazar Mesaj

^^KaRaYeL^^

Miss Admin
<b>Miss Admin</b>



Kayıt: Feb 08, 2008
Mesajlar: 498
Nereden: TRABZON



MesajTarih: 26 Temmuz 2008, Cumartesi 16:10:25    Mesaj Konusu: MANASTIRLARI İLE TRABZON Alıntıyla Cevap Ver

MANASTIRLARI İLE TRABZON

Bazı kesin kurallara bağlı bir başrahip veya başrahibenin yönetiminde bir arada yaşayan rahip veya rahibeler topluluğunu barındıran binalara manastır(kişihane) deniliyor.

Trabzon'da halen ayakta kalabilen tarih ve doğa anıtı olarak turizme açık olarak bilinen Manastırlar; Sümela(meryem Ana) Manastırı, Vazelon(Yahya) Manastırı, Gregorius Peristera Kuştul-Hızır İlyas Manastırı, Kaymaklı Manastırı, Kızlar Manastırı (Panagıa Theoskepastos), Kızlar Manastırı (Kanagıa Keramesta) dır.

1-SÜMELA(MERYEM ANA) MANASTIRI

Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.


Maçka’nın 17 km. güneyinde Altındere köyü’nde, Meryemana (Panagia) deresinin batı yanında, Mela Dağı’nın deniz seviyesinden 1,150 m. yükseklikteki kayaları oyarak ve doğal mağaralardanda faydalanılarak yapılmış manastırın adı “Sümela”, Rumca karanlık, siyah anlamına gelen “melas” kelimesinden gelmektedir. Böylece dağın da adı, manastırdan dolayı Oros Mela = Kara Dağ olmuştur.


Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.

Bazı araştırmacılara göre burası M.S.385 yılında bazılarına göre ise 472 yılında yapıldığı belirtilmektedir.

Meryem (Panaghia) adına kurulan bu manastırın, Grekçe Sumela adının esasını, kara, siyah, karanlık anlamlarına gelen Melas kelimesinden aldığı söylenir. Bu, acaba bu tesisin kurulduğu vadinin ve dağın koyu renginden dolayı mı vermiştir? Bu fikirde olanlar vardır. Fakat kanaatimize göre Sumela kelimesi, buradaki Meryem ikonasının (tasviri) bir sıfatı da olabilir. Onun, ünlü tarihçi J.P. Fallmerayer'in de (1790-1861)1840 yılında buraya geldiğinde dikkatini çektiği gibi renginin koyu, hatta teşhis edilemeyecek derecede siyah oluşu bu adın esasını teşkil etmiş olması mümkündür.

Komşu Türk beylikleri ile çok yakın ve girift temasları bulunan Trabzon Kommenosları'ndan III Alexios (1349-1390) bu manastırın esas kurucusu sayılabilir.Trabzon komnenoslarından III.Alexios burasını yeni bir tesis halinde 1360 yılında inşa ettirerek 17 metre yüksekliğinde, 40 metre uzunluğunda, 14 metre ğenişliğinde 72 odalı bir tesis yaptırmıştır.

İki kız kardeşi Türk beyleri ile evli olan, kendi dört kızını da komşu Türk beylerine veren III. Alexios'un Sumela'ya özel bir ilgi gösterdiği kaynak ve belgelerden anlaşılmaktadır. Buradaki keşiş hücrelerine, onun büyük dede, dede ve babasının da bazı bağışlarda bulunmuş oldukları bu vesile ile öğrenildiğine göre, Alexios'un büyük dedesi II. Loannes (1280-1285) zamanından beri burada dini bir merkezin varlığına ihtimal verilir.

Yine başka bir efsaneye göre, büyük bir kasırga sırasında Meryem'in yardımı ile canını kurtaran III. Alexios burasını yeni bir tesis halinde inşa ettirmiş, zengin vakıflar bağışlamış bir Khrysobullos yeni bir ferman ile de bu vakıflarını sağlam esaslara bağlamıştır. Manastırın 1650'ye kadar dış kapısı üzerinde görülebilen 1360 tarihli, beş mısralık bir manzum kitabede III. Alexios, bu tesisin kurucusu (ktetor), "Doğu ve Batı (=İberia)'nın hakimi İmparator" olarak gösterilmişti. Alexios 1361 yılındaki bir güneş tutulmasını burada karşılamıştır. Hatta, bu prensin sikkelerinde güneş resmi bu olayla ilgili kabul edilmektedir. 1365 tarihli "vakfiyesi" ile de manastırın bütün idari şartlarını, arazisini, gelirlerini düzene koyduktan başka, Trabzon'a gelecek bir tehlikeyi, bir Türk akınını önlemek üzere, buradaki keşişlerin daima uyanık bulunmalarını da bildirir.

Alexios'un oğlu III. Manuel (1390-1417) babası gibi dini tesislere bağlılığı olan bir şahıs idi. Tahta çıktığı yıl, saray hazinesinde bulunan değerli bir Stavrotegi (içinde İsa'nın çarmıhının bir parçası bulunduğu iddia edilen müzeyyen bir haç) Sumela'ya hediye etmişti.

Son Trabzon Komnenos'ları da Sumela Manastırı'nı yeni fermanlar ile zenginleştirmişler veya vakıflarını tasdik etmişlerdir.*



Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.


Trabzon, Türkler tarafından alındıktan sonra, Osmanlı sultanları bu manastırın haklarına dokunmamışlardır. Manastıra Yavuz I.Selim (1512-1520) iki şamdan armağan etmiştir. Ayrıca Trabzon fatihi II.Mehmed'in de manastırın haklarını tanıdığını bildiren bir fermanı muhafaza ediliyordu.Yine Sultan I.Beyazıt, I.Selim, II.Selim, III.Murat, İbrahim, IV.Mehmet, II.Süleyman, Mustafa ve III.Ahmet tarafından verilmiş fermanların bulunduğu bildirilmektedir.
Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.


1923 yılında terk edilen Sumela Manastırı'na 1929 yılında bir İngiliz bilim adamının, 1931 yılında bir Rum rahibin ziyaretine izin verilmiş. 1935 - 1961 yılları arasında Trabzon'daki Santa Maria Kilisesi rahibi manastırla ilgilenmiş. 1953 yılında NATO anlaşması çerçevesinde Trabzon'a gelen Amerikan subayları manastıra ilgi göstermiş. O yıllarda manastırın anahtarı orman istasyon şefliğinde bulunur, isteyen anahtarı alır, gezermiş. İşte o dönemlerde, manastırın içinde ne var, ne yok ise götürülmüş. Freskoları kareler halinde kesilip çalınmış.**

Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.


Sümela Manastırının freskolarında İncil, Tevrat ve Aynaros resim rehberinde sözü edilen konular işlenmiştir. Manastırların dış yüzeylerinin resimlerle kaplanmasına genellikle Romanya’daki Voronet (XV. yüzyıl), Humor (XVI. yüzyıl), Muldovita (XV. yüzyıl) ve Sucevita (XVI.-XVII. yüzyıl) kiliselerinde karşılaşılmaktadır. Burada da manastırın dış yüzeyini kaplayan freskoların büyük çoğunluğu 1710–1740 yıllarında Caldiya (Gümüşhane) Mişabu (Papazbaşı) Ignatios’un emriyle yapıldıkları sanılmaktadır. Ancak bugün görülebilen fresklerin altında daha eski tarihlere inebilen örneklerin olması olasıdır. Büyük olasılıkla da erken tarihli freskolar 1740 tarihli onarımda yenilenmiştir.

Mağara kilisenin dış yüzü her biri düzgün çerçeveler içerisine alınmış birçok resimlerle bezenmiştir. Bunların büyük bir bölümü çok yıpranmış, bazılarının seçilmeleri güçleşmiştir. Buradaki resimlerin ilk bölümünde evrenin yaratılışına yer verilmiştir. İkinci bölümde şeritler halinde Tevrat ve Tekvin’den alınma sahnelerle karşılaşılmıştır.

Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.

Özellikle erkek ve kadının yaratılışı, Allah’ın öğütleri, günah işlemeye teşvik, cennetten kovulma, Âdem ile Havva görülmektedir. Üçüncü bölümde kıyamet sahnesi, Thomas’ın şüphesi, Mezardaki Melek, Birinci İznik Konsülü, Kabil’in kardeşi Habil’i öldürmesi ve Anastasis sahnesi konu edilmiştir. Bunları izleyen dördüncü bölümün ilk üç panosu anlaşılamayacak kadar harap olmuştur. Haç, Hamsin Yortusu, görünüşün değişmesi, Melek’in Joachin’e görünmesi, Tebşir, Mabet’e takdim ve İsa’nın göğe yükseliş sahnesi bu şerit halindeki freskleri izlemektedir

1962 yılında merdivenleri ile kapısı tamir ettirilerek turistlerin ziyaretine elverişli bir duruma getirilmiş olan görkemli yapı Sumela Manastırı, ancak 1972 yılında Kültür Bakanlığı tarafından korumaya alınmış. 1986 yılında biletli ziyarete açılmış.


Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.

Manastırın bulunduğu alan Orman Bakanlığınca Milli Parklar statüsüne alınmış olup Kültür Bakanlığınca da aslına uygun olarak onarımı devam etmektedir.

Sümela Manastırı ile ilgili EFSANELER***


“İsa Peygamberin havarilerinden olan Lukas’ın bir tahta parçası üzerine çizdiği Meryem Ana resmi (ikona) yıllar sonra kendiliğinden Atina’ya uçmuş. Renginin koyuluğundan ötürü daha sonraları Kara Meryem, Kara Melek, Kara Madonna gibi adlarla ünlenen bu resim, Theodosius döneminde, 4. yüzyılda Atina’dan ayrılmak istemiş. İkona daha sonra melekler tarafından uçurularak, Maçka dağlarının yamaçlarındaki dağ kavuklarından birine yerleştirilmiş. O günlerde Barnabas ve Sophranios isimli keşişler rüyalarında Meryem Ana’yı görmüşler ve Meryem Ana keşişlere Trabzon’a gidip ikonanın olduğu kovukta kendisi adına bir kilise yaptırmalarını söylemiş.

Keşişler deniz yolu ile Trabzon’a gelerek, Maçka dağlarının yamaçlarındaki taş kovuğu içindeki Meryem Ana ikonasını bulmuşlar. Onlardan önce bu resmi gören yerliler, ikonayı yakmak istemişler, yanmamış. Balta ile parçalamak istemişler kırılmamış. Dereye atıp uzaklaştırmak istemişler, derenin suyu ikonayı sürüklememiş. Meryem Ana tarafından görevlendirilen iki keşiş, melekler tarafından ikonanın konulduğu kovuğa önce bir kilise, sonra bir manastır yapmışlar. Hayatlarının geri kalan kısmını Sümela’da geçiren iki keşiş, aynı gün ölmüşler.”


KUTSAL DAMLALAR


Manastırın ortasındaki kutsal havuz:

Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.
“Manastırın ortasındaki kutsal havuza, 30-40 metreden iri su damlaları değişik aralıklarla düşermiş. Kutsal olduğuna inanılan bu damlalar, yüzyıllar boyunca umutsuz hastaların ve kısırların umudu olmuş. Tarih boyunca Müslüman, Hristiyan birçok hasta, efsanenin getirdiği umudu paylaşmak amacıyla manastırı ziyaret ederek zengin adaklar ve kurbanlarla damla tedavisine girmişler.”

Manastıra 2. Mehmet, 1. Selim ve diğer Osmanlı padişahları tarafından verilen ve 1900’lü yılların başlarına kadar burada olan armağanların, bugün nerede oldukları ise hala bilinmiyor.

Manastırdaki kıymetli eserlerin bazılarının Yunanistan’ın başkenti Atina’daki Benaki Müzesi, İrlanda Dublin National Gallery,İngiltere Oxford’da bir özel koleksiyonda bulunduğu ve Manastır kütüphanesine ait 84 el yazmasının 66’sı ile bir miktar basma eserinde halen Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde olduğu bir gerçek olarak biliniyor.

Sümela Manastırı’na Cumhuriyet döneminde de gerekli önem verilerek, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 1987 yılında başlatılan ve dönemsel olarak aralıklarla ilerleyen, kaya kilisesi, ayazma, mutfak ve çevresinin röleve, restitüsyon, restorasyon ve çevre düzenlemesi çalışmalarında 1 milyon 178 bin YTL tutarında harcama yapıldığı” da beyan edilen bilgiler arasında.



FOTOĞRAFLAR:^^KaRaYeL^^ 27 Haziran 2008
Kaynaklar:

*Trabzon Belediyesi
**Güngör Uras-Sümela Manastırı

***TRABZON - Trabzon Valiliği, Karadeniz Teknik Üniversitesi, İl Basın Yayın Enformasyon Müdürlüğü, İl Kültür Müdürlüğü ve Müzeler Müdürlüğü koordinesinde 5 ayrı dilde hazırlanan, bilimsel tezlerin yer aldığı, basılı dokümanlarla desteklenen “Sümela Seni Seviyoruz” isimli kitapçık.


2-KUŞTUL MANASTIRI


Bu manastır Trabzon'un Esiroğlu Beldesinin Kuştul (Şimşirli) ismi verilen köyündedir. Yapının bulunduğu yere gidiş şöyle olmaktadır. Önce Esiroğlu Beldesine gidilip, oradan minibüs veya jiip kiralanır. Soldaki yol takip İkidere Köyüne gelinir.

Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.


Bu köyde yol ikiye ayrılır. Yolun biri sağa diğeri sola gider. Sağa giden yol yamaçta bnulunan Konaklar Köyüne varır. Buradan Kuştul daha uzak olmasına rağmen ulaşım daha iyidir. Katır veya yaya olarak gidilirse manastıra bir-iki saatte varılabilir.

Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.


Vadinin tabanından dirsek şeklindeki kaya üzerine oturtulan bu yapı, kale gibi, vadiye hakim bir tepede kurulmuştur.. Maçka yolu üzerinde ve bağımsız bir amir gücüne sahip olan, üçüncü manastırdır.

Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.

MS. 752 yılında kurulduğu söylenen bu manastır 1203 senesinde yağma edilip, terk edildi. Ama 1393 yılında tekrar kurulup 15. yüzyılın başında yine eski önemini kazandı. Bu asrın binalarının çoğu 1904 yılında çıkan büyük bir yangınla harap olduktan sonra manastır, bir daha inşa edilmiştir.
Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.

Manastıra batı cephesindeki bir merdivenle varılmaktadır. Büyük kilise açık geniş hollü ve galeri İtalyan stilinde yapılmış bir bina idi. Doğu cephesindeki kaya tepesi üzerinde, manastır duvarlarının dışında, normal büyüklükte ve kare-haç stilinde bir kilise vardı. Manastır, defineciler tarafından harap edilmiştir. Zamanımızda büyük kilise yıkılmış olup, bir merdivenle alt avluya bağlanırdı. Doğu cephesindeki dağda, manastırın 300- 400 m . güneyinde bir mağara vardır. Cumot'un manastırı eski halini gösterir 1903 yılına ait netleşmiş olduğu resim bize bilgi vermektedir.

Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.


Fotoğraflardan da anlaşılacağı gibi dört katlı ve çok pencereli bir bina idi. Çatısı kiremitle örtülü olup, uzaktan görünüşü derebeyi şatosunu andırıyordu.
Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.


Manastır içinde bulunan mağaranın kuzey köşesine yaslı ve batı ile kuzey duvarları kaya olan küçük bir kilisecik vardı. Bunun içinde bir niş mezarının oluğu muhtemeldir.

Şimdi görülebilen kilisecik kalıntısı çok eski değildir. Fakat çevredeki manastır kiliseciklerinin küçük bir benzeridir.
Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.


Manastır içerisinde vadiye kadar herhangi bir tehlike anında kullanılmak üzere yapılmış, gizli dehliz vardı.

Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.

Fakat bu dehliz toprak ve taşlarla dolmuştur. Bu manastır da Trabzon bölgesindeki diğer manastırlar gibi kutsal bir mağara ve ayazmanın etrafında kurulmuştur.*

Resmi büyütmek için üzerine tıklayın.


FOTOĞRAFLAR: ^^KaRaYeL^^
Kaynak:Trabzon Valiliği

^^KaRaYeL^^
"Kişinin Rütbe-i Aklı Görünür Eserinde"
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et

likapa

Altın Üye
Altın Üye



Kayıt: Aug 07, 2008
Mesajlar: 970
Nereden: istanbul



MesajTarih: 13 Ağustos 2008, Çarşamba 15:14:25    Mesaj Konusu: Re: MANASTIRLARI İLE TRABZON Alıntıyla Cevap Ver

çok güzel bi çalışma olmuş emegine sağlık karayel...trabzona geldiğimde gitceğim yerleri biliyorum artıkk

Beni 'Bir ALLAHIM BiLsin" Birde DostLarim " Gerisi İLerLeSin...
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder

antivirus61

Bağımlı Üye
Bağımlı Üye



Kayıt: Feb 17, 2008
Mesajlar: 55
Nereden: Trabzon



MesajTarih: 17 Ekim 2008, Cuma 18:08:36    Mesaj Konusu: Re: MANASTIRLARI İLE TRABZON Alıntıyla Cevap Ver

Yaa var mı böyle bir şehir daha? O kadar güzel resimler de seçilmiş ki sanki gelip beni tekrar tekrar ziyaret edin dermiş gibi duruyorlar.
fFırsat bulursam gideceğim tekrar.
Başa dön
Kullanıcı profilini gör Özel mesaj gönder Kullanıcının web sitesini ziyaret et

Tüm kadın aksesuar fırsatları için tıklayın !


Mesajları Göster:   
Yeni Başlık Gönder   Cevap Gönder    Oymalitepe.Net Forum Ana Sayfası -> Kültür - Sanat Forumu Tüm saatler GMT + 3 Saat
1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

 
Forum Seçin:  
Bu forumda yeni konular açamazsınız
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı değiştiremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz
Bu forumdaki anketlerde oy kullanamazsınız

We request you retain the full copyright notice below including the link to www.phpbb.com. This not only gives respect to the large amount of time given freely by the developers but also helps build interest, traffic and use of phpBB 2.0. If you cannot (for good reason) retain the full copyright we request you at least leave in place the Powered by phpBB line, with phpBB linked to www.phpbb.com. If you refuse to include even this then support on our forums may be affected. The phpBB Group : 2002 // --> Powered by phpBB © 2001, 2005 phpBB Group
Forums ©
Copyright © 2008 Oymalitepe.Net & Site Kurulumu-Düzenleme: L@ZKaN - kuzeyinoglu - ^^KaRaYeL^^